Yazar çocukluğundan beri yalnız kaldığında o anki ruh hâline göre yaşayıp hissettiklerini; kimi zaman duygusal, kimi zaman mutlu, sevdalı bir yürekle kimi zamansa hayatta geleceğe dair beklentileriyle bazen türkü bazen şiir formunda kendi kendine dile getirirdi.
Bu eseri yazma gayesi de hem hatıraları ve duygusal atmosferi okuyucularıyla paylaşıp onlarla gönül bağı kurmak hem de kaydettiği bu şiir ve türkülerin kaybolmasını önlemek olarak açıklamaktadır. Böylece içindekileri paylaşıp biraz olsun rahatlamayı tercih etmektedir.
Hayat sınavında önümüze ne çıkacağını yaşamadan hiçbirimiz bilemeyiz. Yaşadıklarımızdan dolayı hayat karşısında yenilgiyi kabul edip hayata küsecekken yaşanmışlıklardan ders alıp insanların ve hayatın bize yaşattığı acı ve zorluklara rağmen hayata umutla bakmak ve her şeye rağmen hayata dair umut ve hayallerimizi kaybetmeden yaşamak gerekir.
Kitabın içinde gerçek sevda, çocukluktan kalma hayallerimiz, aile bağlarımız, masum bir kalbe sahip olma; adaletli ve dürüst olma gibi duygulara ait zorluklara karşı neler yapmamız ve hayata dair umutlarımızı hangi niyetle düşlememizin daha doğru olacağı ŞİİR ve SÖZLERLE dile getirilmeye çalışılmıştır.
